Pakistan’dan Hindistan’a yürüyerek geçmek – 3

Pakistan’dan Hindistan’ yürüyerek geçmek – 3

1 Eylül 2017

Bir gün önceden Über den kiraladığım araç sabah saat 05 te otelin önünde bekliyordu.

Diğer eşyalarımı bavuluma koyup otel emanetine dönüşte almak üzere teslim ettim ve sadece sırt çantamla taksiye bindim. Sadece sırt çantasıyla 1 haftalık seyahate çıkmak biraz tuhaf bir duygu. Günlük gezilerde sırt çantası kullanıyordum ama sonuçta akşam diğer eşyalarına ulaşma olanağı olduğu için aynı duyguyu hissetmemiştim.

Wagah sınır kasabasına kadar yol yaklaşık 1 saat sürdü ve sabah saat 6 civarı vardım. Taksiyi güvenlik kontrol noktasından sokmadılar ve inip yürümeye başladım. İlk sınır kontrol polisi pasaportumu kontrol etti. İleride bir toplanma alanına gitmemi ve orada beklememi söyledi.

Pakistan tarafında Pakistan çalışma vizemin olduğu pasaportumu verdim kontrol için.

Bu arada kullandığım 2 pasaportum var. Bir iki nedeni var;

Birincisi Türkiye Pasaportuyla birçok ülkeye vizesiz giremediğimiz için ve sık sık seyahat ettiğimizden aldığımız vizeler pasaport yapraklarını hızla dolduruyor ama en önemlisi her vize almak için 10-15 gün bazen daha uzun zaman kaybediyoruz. Ama ikinci pasaport olunca birisiyle seyahat yaparken diğerine gerekli vizeleri alabiliyoruz.

İkincisi ise bizim ülkemizle ilgili değil ve birazda komik sayılabilecek bir konu. Bazı ülkeler bazı diğer ülkeleri ziyaret eden kişileri sınırlarında şüpheli olarak görüp rahatsız olmaları ve uzun sorgulamalar yapmaları. Mesela İran İsrail’e gidip gezenleri gözlerken ve hoşlanmaz iken, İsrail’de aynı şekilde İran, Suudi Arabistan , Pakistan gibi ülkelere gidenlere aynı gözle şüpheyle bakabiliyor. Diğer yandan İsrail’e karşı olan Pakistan’da İsrail’e giriş çıkış yapanlarla, sürekli çatışma halinde olduğu Hindistan’a girip çıkanlara da aynı gözle bakabiliyor. Yunanistan ve Güney Kıbrıs Cumhuriyeti ise Kuzey Türk Cumhuriyeti’ni tanımadığı için oraya gidenleri ya almıyorlar ya da ülkeye sokmakta güçlük çıkarıyorlar. Bu nedenle çift pasaport bizim gibi ülkelerde kurtarıcı olabiliyor.

Ben de bu nedenle Pakistan ile Hindistan vizelerini ayrı ayrı pasaportlara almıştım.

İlk kontrol noktasından ilk bekleme yerine yaklaşık 500 metre yürüdüm. Benden önce gelen bir iki aile vardı. Burada bizleri alıp gümrük binasına götürecek, servis olarak bekleyen yanları açık traktörün çektiği oturma yerleri olan vagonlar vardı. Yaklaşık 1,5 saat beklemek zorunda kaldık çünkü erken gelmiştik ve gümrük saatinin açılış saatinden önce binaya götürmediler bizi.

Aslında binada 500 metre ileride ve yürüyerek gidilecek bir uzaklıkta olmasına rağmen , yürümek yasaktı. Tam beklerken Muson yağmuru yağmaya başladı.

Eylül ayı Pakistan ve Hindistan için Muson sezonu içindeydi ve beklediğimiz bir şeydi. Sadece çok ani başlıyor. Hemen yağmurluğumu giyerek araçta beklemeye devam ettim.

Sırt çantamı özellikle yağmur geçirmeyecek model olarak almıştım iyi de oldu.

Sonunda Pakistan gümrük binasında mesai başladı ve sırayla pasaport kontrolüne girdik. Gerekli kontroller sonrası binanın kapısına geldiğimizde Muson yağmuru dahada hızlanmıştı. Ama bekleyerek zaman kaybetmem mümkün değildi, o yüzden hızla yağmur altında yürümeye başladım.

Wagah border[44]

İki sınır arasında ki stadyumun Pakistan bölümünü geçerek Hindistan’ın ilk kontrol noktasına geldim ve ikinci pasaportumu verdim, kontrol sonrası bu sefer Stadyumun Hindistan tarafını yürüyerek geçtim.

Wagah sınırında ki ilginç gösteri stadyumu.

Benim geçtiğim zaman saat çok erken olduğu için herhangi bir gösteri yoktu.

Boş yarım daire şeklinde iki stadyumdan yoğun muson yağmuru altında yürüyerek geçmek ilginç bir duyguydu. Sanki arenanın ortasına atılmış , birazdan aslanların serbest bırakılacağı bir yermiş gibiydi ve hızla diğer noktaya ulaşmaya can atıyordum.

Aslında dünyanın en ilginç ve de o kadar komik bir gösteri yeri burası. İki hemen hemen düşman iki ülke Pakistan ve Hindistan. Sürekli sınır ihlalleri ve arda sırada ciddi sıcak savaşlar ve Kaşmir de karşılıklı işgallerin getirdiği terör nedeniyle iki ülke birbirine düşman. Özellikle hükümet ve siyaset düzeyinde düşmanlık daha da abartılmış durumda, Tabii bu durum özellikle ülke içi yerel seçimler ve siyaset için biçilmiş kaftan.

Diğer taraftan ise aslında aynı halk bütün Hindistan kıtası. Sadece İngilizler terk ederken böl-yönet politikası gereği kıtayı, Afganistan, Pakistan, Hindistan, Nepal, Bangladeş diye bölmüşler. Lahor un başkent olduğu Punjab Eyaleti Pakistan tarafında kalmış, diğer taraf ise Hindistan Chandigar’ın başkent olduğu Hindistan Punjab bölgesi var. Aslında ortadan ikiye bölünmüş aynı insanların olduğu sadece kimlikleri farklı olan bir halk.

Şovu yapanlar askerler ve güç gösterisini sert hareketlerle yapıyorlar. Her iki tarafta tribünlerde fanatik milliyetçilerde bağırarak destek veriyorlar. Turistlerde bu çılgın gösteri ve taraftarları izleyip filme çekiyorlar.

Rol yapmak ve şovmenlik burada had safhada. Gerçekte savaşamayan iki ülke burada kurtlarını sınırda döküyorlar bir nevi. Gerçekten dramatik ve komik sahnelere şahit olmak mümkün. Aynı futbol maçı izlenir gibi tribünler coşkulu ve enerjilerini boşaltıyorlar.

İki ülke arasında bir nevi film platosu kurulmuş ve iki ülke askerleri orada şov yapıp film çekiyorlar. Bir çeşit bando takımı gibi. Bana Osmanlı Döneminde düşmanı korkutmak ve moral bozmak için kurulan bando ve mızıka takımlarıyla Mehter takımını hatırlattı.

Bu arada aklıma geldi, batı Klasik müziğinde kullanılan üflemeli çalgı aletlerinin kökeni Türklerin savaşlarda kullandıkları aletler olduğunu öğrendiğimde epey şaşırmıştım. Avusturyalıların Viyana kuşatmasında Osmanlı kahvesini alıp ünlü yapmaları gibi, Anadolu’da ki savaşlarda da Türklerin savaş meydanlarında kullandıkları borazan gibi aletleri alıp klasik müzik eserlerinde kullanmaları ilginç bir konu.


Bu tür komik ve tuhaf şeyleri düşünürken Hindistan’ın ilk kontrol noktasına vardım. Pasaportuma şöylesine göz ucuyla bakıp içeri toplanma alanını işaret ederek beni yolladı asker. Pakistan tarafında olduğu gibi bir servis otobüsünün beklediği bir alana kadar yürüdüm. Yağmur bardaktan boşanırcasına devam ediyordu. Neyse ki bu sefer servis aracı otobüstü.

Yine 500 metrelik yeri gitmek için otobüste diğer gelen yolcuları beklemek durumda kaldık. Yol kısaydı ama Pakistan’da olduğu gibi bu yolu yürümekte yasaktı.

Neyse ki sırt çantasıyla pasaport kontrollerini ve gümrük kontrollerini geçmek çok kolay. Karayoluyla ilk defa geldiğim için ek form yoktu ama her ülkeye girerken gerekli olan formu yine doldurduk. Daha önce uçakla 2 defa daha Hindistan’a gittiğim için ve bu giriş çıkışlar pasaportumda olması pasaport kontrolümü kolaylaştırdı.

Pasaport ve gümrük binasından tekrar yürüyerek Hindistan topraklarına girdim.

Tam Rajat tarafından ayarlanan Über taksiyle buluşacağımız park alanına vardığımda muson yağmuru da durdu. Parkın yanında derme çatma çay kulübeleri, lokantalar ve büfemsi kulübelerin olduğu yere gidip küçük bir bankta oturdum. Beklerken bisküvi alıp çayla yerken araba geldi.

Tekrar Rajat arkadaşıma ve teknolojiye teşekkür ediyorum. Kiralanan araç tam zamanında geldi ve gelince bana whatsapp tan mesaj attı, zaten rajat bana araç plakasını, resmini aracın ve sürücünün resmini de yolladığı için çok kolay oldu buluşmamız.

Wagah sınırından Amritsar şehrine gidişimiz yaklaşık 1 saat sürdü. Otelimizi bulmak ve kayıt yaptırmak Rajat sayesinde çok kolay oldu.

Yağmur yok. Hava güneşli. Fantastik Amritsar şehri beni bekliyordu.

Altın Tapınak- Amritsar

08.04.2020

Numan Bayrak

Kadikoy, Istanbul, Turkey